Sudan Hakkında..
Bu yazı dizisi aslında bir turizm yazısı değildir. Çünkü Sudan’da anlatılabilecek, görülebilecek yer yoktur!
Buna karşılık Sudan’ ın hiçbir şeyinin olmaması veya olanlarının idareciler tarafından kullanılması bu memleketin aczini göstermesi açısından önemlidir. Keşke herkes Sudan’a gidebilse diyeceğim; ama benim yaşadıklarımdan sonra bu tecrübeleri edinmek için Sudan’a gitmeniz konusunda ısrarlı olmama imkân yok. Çünkü;
- Sudan’da sarıhumma mevcut.
- Sudan’ da sıtma mevcut.
- Darfur bölgesinde her an çatışma çıkabilir.
- Darfur bölgesinde gece haydutlar tarafından soyulmanız işten bile değildir.
- Darfur bölgesinde kaçırılabilirsiniz. (Döndüğüm gün bir Fransız Kızılhaç görevlisi kaçırılmıştı…)
Hem hastalık, hem de can güvenliğiniz olmadığına göre; böyle bir ülkeyi gezmenizi, yoksulluklarından ders almanızı nasıl size önerebilirim?
Bunların muhasebesini ancak dönüş yolculuğunda, uçakta tüm kişisel bilgilerimizin alındığı anda anladım. Ve ancak o zaman Sudan’a gitmekle ne kadar büyük fedakârlık yaptığımı algılayabildim.
Lütfen bu ülkeye ait yazılarımı anlatmaya çalıştığım bakış açısı ile okuyunuz.
2009 Nisanında Ankara’daki Oftalmoloji kongresinde bir derneğin standını görünce, merakımı gidermek için sorduğumda, bana Sudan’ın Darfur bölgesinde 2 milyon kataraktlı hastanın ücretsiz ameliyatlarının yapılması projelerinden bahsedince hayli etkilendim. Eğer müsait olursam bir ara gitmeyi düşündüm. Kader Ekim ayının başını uygun görmüş bana…
Ben Atatürkçü bir Müslüman’ ım. Sudan’ a Allah rızası için gittim. Aracı kurumun benim sevap kazanmama yardımdan başka etkisi olamaz.
Ayrıca, Sudan benim için Nubyalıların ülkesi: yani eski muhteşem Mısır Medeniyetinin beşiği.. benim gibi eski Mısır’a önem veren biri için önemli bir fırsattı…
Aşağıdaki resimde tipik Nubia kafa yapısına sahip bir Sudanlı çocuk görmektesiniz: Uzun bir yüz, geniş alın ve arkaya uzanan bir kafatası yapısı.. Boyları da -kadınlar dahil- çok uzun: 1.80- 2.00 m. civarında…
- Nüfus: 28 milyon – 48 milyon arası (verilere güvenilmez).
- Yüzölçümü: 2.505.813 km² (Türkiye’nin 3 katı).
- Etnik gruplar: Afrika’nlar %60, Araplar %30, Diğer %10
- Kişi başına gelir: 450 $ – 1350 $ (verilere güvenilmez)
- 1 $ = 2,5 Sudan Dinarı (Cüney)
- 26 eyaleti vardır.
- Başkent : Hartum
- Darfur : benim gideceğim ve 1993 ten beri bir tür soykırımın uygulandığı bölge
Tarihi kaynaklarda Sudan denilen yer bugünkü Sudan topraklarından çok daha geniş bir alandır. Aslında bölge Eski Mısır uygarlığının yukarı Nil bölgesi olarak adlandırdığı Nubia bölgesidir. Araplar Afrika’ya girdikten sonra, zencilerin yaşadığı ve Kızıldeniz kıyılarından başlayarak Batı Afrika’ya kadar uzanan geniş bir alana Biladu’s Sudan (Siyahlar Ülkesi) adını vermişlerdi. Daha sonra “Bilad” diye anılmış.
1517 de Osmanlı Devleti’nin Mısır’ı fethetmesi Sudan’da etkisini gösterdi ve aynı dönemde Sudan’da varlığını sürdüren Funj İmparatorluğu da güneye doğru kayarak varlığını sürdürebildi. Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa 1821’de Funj İmparatorluğu’nun üzerine ordu göndererek Sudan topraklarını ele geçirdi. Ancak Mehmet Ali Paşa, Sudan’da halkı hiç memnun etmeyen bir siyaset güttü. Sudan’ı fetheden İsmail Paşa’yı görevden alarak yerine kendi oğlunu geçirdi. O da birtakım siyasi hesaplarla Fransız ve İngilizlerle işbirliği yaptı ve bazı eyaletlerin valiliklerine onların adamlarını getirdi. Bu durum Sudan’ın Müslüman halkını çok rahatsız etti.
Sudan, 1 Ocak 1956’da bağımsızlığını elde edinceye kadar İngiliz işgalinde kaldı.
Daha sonraki dönemde Sudan’da defalarca yönetim değişiklikleri ve darbeler oldu. Ancak 1990 yılında şimdiki devlet başkanları olan General Beşir askeri bir darbe ile ülke yönetimini ele geçirdi ve o günden beri de ülkesini demir yumruk ile yönetiyor.
“Ülkede sözüm ona bir demokrasi var. Ancak seçim yapılmıyor. Parlamenterler ve bakanlar kurulu tamamen General Beşir’ in etkisinde. Yani ülkede General Beşir ne derse o oluyor. Sudanlılar Kavalalı dönemini hala hatırlıyorlar. O dönemden memnun değiller ve Türklere de bu bağlamda fazla sıcak bakmıyorlar. Haksız oldukları da söylenemez, çünkü bizler onlara çok da iyi davranmayan işgalcilerinin çocuklarıyız. Bu sebeple olsa gerek bölgeye ilk gelen Kızılay ekipleri bazı sıkıntılarla karşılaşmışlar. Ama bu ekiplerin halkın düşüncelerini değiştirmeleri fazla zaman almamış. Biz ayrılırken ise bu düşüncelerden artık eser kalmamıştı.” ( Dr. Ayhan Onur)
Sudan 2011’de ikiye bölündü:
- Kuzey Sudan 1,888,000 km²: çoğunluk Müslüman
- Güney Sudan 620,000 km²: çoğunluk Hıristiyan
Sudan 1989 ve 2019 yılları arasında, İslamcı diktatör Ömer el Beşir liderliğinde 30 yıl askeri diktatörlükle yönetildi. 2018’in sonlarında Beşir’in istifasını talep eden protestolar patlak verdi ve 11 Nisan 2019’da gerçekleştirilen askeri darbe Beşir’e görevden el çektirdi.
Eylül 2020’de Sudan Meclisi laikliği kabul etti ve din ile devlet işleri birbirinden ayrıldı..
Ekim 2021’de ise Sudan’da askeri darbe oldu ve sivil hükümet tutuklandı…