İnternetin Tehlikelerinden biri
veya
Orta/Yaşlı Erkeği Tavlama Sanatı
Internet hayatımıza bir girdi, pir girdi.. Her şeye iletişim çok kolaylaştı. Lakin, tehlikelerini de beraberinde getirdi.. Burada spam, hesaba girme gibi olaylardan bahsedecek değilim. Ama eğer bir hatun sizi internetten bulmuşsa… aman dikkat derim..
Icq den bir hatun sizi bulur; buluşursunuz. Bizim yaştakilerin deyimiyle Hanımefendi’nin yaşı ileri ama mihrabı yerindedir. Uzun boylu, alımlı, suyun öte yanından hoş renklere sahip biri.. Dışı ve hareketleri çok hanım hanımcıktır. İçini daha öğrenmemize imkan yoktur. Çünkü bir iki buluşmadan sonra Hanımefendi birden sizden ayrılıverir.. Sebebini anlayamazsınız o anda.. Bir sene sonra aynı Hanımefendi tekrar karşınıza çıkıvermiş. Gene önemsemezsiniz neden geri döndüğünü.. Çünkü biz erkeklerin ilk fikri uçkurundadır..
Ahmet’ in etrafı her zaman hanım kaynamaktadır. Ama hem boşanma sürecinde olduğu için, hem de kadınlardan artık uzak durma arzusunda olduğundan Kader’ e der ki: “Ben ilişki, hele evlilik hiç istemiyorum. Hele Kova burcu hiç! Biz Akrepler dışa vurabilen burçlarız. Kovalar ise -sinsi demeyelim- egoist ve içten pazarlıklı olurlar…” Kader önce “Tamam” der.. Lakin sonra yavaş yavaş gülün tatlı yaprakları kalbinizi okşar, yüreğinizin kapısını aralatır, içeri girer ve sizi fetheder.. Biz erkekler akıllı geçiniriz: hadi oradan… Kadınlar bizden milyon kere daha şeytandırlar.. Benim gibi dışı sert, içi yumuşak olan erkekler aman dikkat!
Eskiden kadınlardan bir tek öğretmen olur zannederdim; o da çocuklu annenin öğrencilerine verebileceği şefkati düşünerek.. Boşanma davamdan sonra kadınların erkeklerden çok daha üstün avukatlar olduğunu da anladım: biz erkek milleti, düz düşünürüz, safız, hatta kadınların yanında aptalız. Kadınlar bizi öyle güzel yönlendirirler ki siz anlayana kadar onlar Üsküdar’ a değil, yeni bir yatağa bile geçmiş olurlar..
Neyse, biz hikayemize dönelim ve adama en sık rastlanan Türk isimlerinden olan Ahmet, kadına da “Kader” (İng: Destiny, Fr: Le Destin veya Nükhet Duru’ nun şarkısı: Destina..) ismini verelim. Çünkü, şeytan gibi kendi kaderini kendi yönlendirmektedir.. Aslında iyi bir aileden gelmektedir.. Ama çocukluğunda babasının annesinin üzerine kuma getirmesi onu ve kişiliğini etkilemiştir. Daha sonra evlendiği erkek şansına iyi biri çıksaymış bütün bu bilinçaltı problemleri muhtemelen düzelecekti. Lakin, koca alkolik olunca bilinçaltı isyan eder: “Neden bütün erkekler kötü?” diye.. Aslında bütün kadınlar kötü olmadığı gibi bütün erkekler de kötü değildir… Ama kaderin cilvesi işte, Kader’ ide o yaşa kadar ancak tanıdığı 2 erkeğin kötü yanları etkilemiştir. Ama bunu kendine itiraf edemez; çünkü ona yardım eden olmamıştır. Psikolojide buna “Parçalanmış Kişilik” adı verilir. 2-3 karakter arasında gidip, gelirler. Kararlarında bocalar, bazı burçlar (burada kesinlikle kova burcundan bahsedilmemektedir) gibi dengesiz hareketleri olsa dahi, aslı iyidir. O “iyi” olan aslı öne çıkaran olmadığı için de, bilinçaltı muhtemelen bilmeden “kötü erkek nesli”nden intikam peşindedir, asıl kim kimlik onu engellemeye çalışsa da, ne yazık ki her zaman başarılı olamaz..
Kader kaybolduğu ilk sene başka biriyle beraber olmuştur. Sebebi sorulmaz. Ayrılmıştır. Kafasındaki Ahmet’ e geri döner. Ve döndüğünde ilk söylediği cümle şu olur: “Nelerden hoşlanırsın? Onları bana söyle ki mutlu edeyim seni.” Eğer bu cümleyi ilk karşılaştığınız bir hatundan duyarsanız, aman dikkat ey erkek milleti.. Bu şu demektir :
“Ben seni mutlu ederken karşılığını isterim..”
Hiç metresi olmamış Ahmet nerden bilsin bu yolun jargonunu/raconunu ?
Aslında, Ahmet Kader’e Gönül Gözü ile bakarken, Kader Para Gözü ile ağlarını örüyormuş.. Zaten sonradan anlarsınız ki Kader, hiç kimsenin sisli bakışlarının oluşturduğu düşünce ormanının içine girmesine izin vermemiştir.. Bunu fark ettiğinizde ise, artık çok geç olmuştur. Kader, ormanının içindeki düşünceleri sizinle tartışmaz: kendisi karar verir ve kendine uygun geleni tatbik eder. Beraber olduğu kişi ile tartışma, fikir alma ancak yüzeysel konularda yapılır, egosunu tatmin edeceğini düşündüğü fikri ise, -karşı tarafı yaralayacağını bile bile- uygular.
Kader’ in iyi kimliği aslında Ahmet ile barışıktır. Ama bilinçaltı, kötü erkek neslinden olan Ahmet’ten hınç almasını istemektedir. Bu ne şekilde gerçekleşebilir?
- Para harcatarak,
- Evlileri boşatarak, boşanma sürecinde olanların boşanmalarını hızlandırarak,
- Evlenme isteğini pişirip, gerçekleşebilecek duruma gelince kaçarak,
- Erkeğin yalnız kendisine ait olduğunu hissettiği anda: Aldatarak,
- Erkeğin yalnız kendisine ait olduğunu hissettiği anda: Terk ederek
Bunların hepsini yaşatır Ahmet’ e..
- Kader bir “gümüş” kuyumcu dükkanının önünde durup, kendine bir yüzük almak istediğini söylerse, Onur’ lu bir Türk erkeği ne yapar? Beğendiği yüzüğü hemen ona hediye eder.. Öyle de olmuştur.. Bu size göre, fark ettirmeden (veya fark ettirerek) para harcatmak değil midir?
- Lüks yerlere gitmek.. bullet Seyahatlere çıkmak..
- Kredi kartı borcundan zor durumda kaldığını söylerse, Onur’ lu bir Türk erkeği yine ne yapar? yardım eder tabi.. Ama gelecek ay kredi kartı borcu hemen aynı miktara ulaşırsa… Bu ne anlama gelir? Yorumunu size bırakıyorum..
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün… Lakin gereği yok..
Peki, 4 senedir sizinle beraber olan biri, son zamanlarda başka biriyle de olmaya başlarsa? İş daha da karışıyor demektir… Neden acaba? Burada olay yalnız Ahmet’ e acı çektirmek midir? Yoksa.. yeni beyefendi Ahmet’ten daha rahat para harcayan biridir de, onu kaçırmamak için midir? Kader’in düşüncelerine asla sahip olamayacağımıza göre, bu sorunun cevabı yoktur veya olası cevap: her iki şık beraberce gerçekleştirilerek bilinçaltı yönetimiyle, katmerli bir intikam almak mıdır?
Geçen sene Ahmet ile bir uzak doğu gezisi yapan Kader, bu sene teklif edilen uzak doğu gezisine katılmaktan son anda vaz geçmiştir. Lüksü seven Kader demek ki daha lüks bir teklif almıştır. Fakat buna kimse inanmayacağı için “Aşık oldum” der… Belki de doğrudur.. Ama yolun yarısını çoktan geçmiş bi hatun bu zamana kadar hiç aşık olmamışsa, bu değişimi neye borçlu olabiliriz acep? Yoksa olay tamamen duygusal:) mıdır? Tabi bunu zaman gösterecek..
Ahmet Uzak Doğu’ da sunum yaparken Kader, -aşık olması sonucunda- son beyefendi ile yatağa düşüverir.. Halbuki 5 gün sonra Ahmet dönmüş olacaktı.. Asil bir kadın önce ilişkisini bitirip sonra diğerine başlar en azından.. Ne gam! Ve dönüşte Ahmet’ e bunu hemen söylemez, müthiş bir ikilem içindedir: bir taraftan “yeni aşkını” kaybetmek istemez, diğer yandan da yaptığı oyun nedeni ile vicdanı çok rahatsızdır. Sonunda tamamen duygusal ilişkisi ağır basar ve Ahmet’ i bırakmak için ağır sözler sarf eder: “Ben seni başından beri sevmedim ki..vs..” ( Gerçeğinde Kader bel altı sözlerle vurur; fakat yazar, uygunsuzluğundan dolayı bu kelimeleri değiştirmiştir.) İlişkinin başında Ahmet’ in kalbine sokmayı başardığı Gül’ü, bu sefer dikenlerini kanırtarak dışarı çıkartır..
Bu Gül acısıdır ve seven insanın canını ne kadar çok yakar bilir misiniz?
Kanırttıkça kanayan.. Kanadıkça sızlayan.. Sızladıkça acıyan kısır bir döngü..
Allah kimsenin başına vermesin..
Sonuç: Tarih tekrardan ibarettir..
Şimdi isterseniz Ahmet’ in yerine yeni “av” ı koyalım. Muhtemelen Kader, -Ahmet’ e yaptığı gibi- bu beyefendiyi de önceden görmüş, lakin o tarihte maddi durumunu yeterli
görmediği için adres defterinin bir köşesine kaydederek ortalıktan kaybolmuştu… Ahmet’ten yeterince faydalandığını ya da artık bu ilişkinin heyecan vermediğini düşündüğü anda tekrar eski defterini açtı, notlarını karıştırırken eskiden umursamadığı ismi yoklamak yeni avı olup olamayacağını anlamaya karar verdi. Bir süre 2 erkeği de idare ederek durumu tarttı. Sonunda tamamen parasal pardon, duygusal yönü ağır bastığı için Ahmet’ i bırakmaya karar verdi. Bunu daha romantik ve inandırıcı hale getirebilmesi için “Aşık oldum” demesi gerektiğini düşünüp uygulamaya geçti… Peki sizce kime “aşık oldum” demiştir: ya kereste tüccarına veya torna/dökümcü ustasına..))
Tabii o kişileri küçük görmek değil düşüncem.. İnsan olması yeterli değil mi? Çıraklıktan yetişmiş ustanın patron olduktan sonra yumuşayan nasırlı ellerinin Kader’ in pamuk ellerini sararak güzel sözler söylemesi gayet doğaldır.. Lakin genel kültür düzeyi yüksek olan Kader bu beyefendi(ler)le ilişkinin ilerleyen zamanlarında ne konuşacak? Kereste türlerini mi? Yoksa döküm sanatının inceliklerini mi? Hangi konularda sohbet Kader’ i ne kadar tatmin edecektir?
Olgun erkek ve kadınlar, Kader’ in yüzeysel olarak dediği gibi “Hayat Arkadaşı” isterler; ne yazık ki Kader’ in derinliğinde istediği “Bankamatik Arkadaşı” imiş…((
Acaba 3-4 sene geçip Kader, çekiciliğini yitirince bu tür beyefendilerden yüz bulabilecek midir? Yoksa karamsarlığa kapılıp, daha büyük yanlışlar mı yapacaktır? Bunu da zaman gösterecektir..
Kader’ de aynen Ahmet ile yaptığı gibi -ailesine, annesine ve son dönemde Ahmet’ e de yalan söyleyerek- her Pazar akşamı yeni aşkıyla 5 yıldızlı bir otelde buluştu.. Bakalım bu av hikayesi ne kadar sürecek? Ve tabii ne zaman yenisine bakılacak…
Allah Kader’in yolunu açık, rüzgarını bol etsin ki.. Aptal Ahmet’ ten uzak dursun..
Detay : Tanrı ile Sohbetler
Ahmet Allah’ a inanır, Müslüman geçinen çoğu kişiden daha fazla Müslüman’dır ve Allah’ ın her kulu ile bir şekilde konuşup, yol gösterdiğine inanır ( Bu konuda -bulursanız- geçenlerde tv de yayınlanan “Tanrı ile Sohbet” filmini izlemenizi şiddetle öneririm.
Kader de müslüman olduğunu söyler hep… Önümüz ramazan: bu kutsal ay boyunca Kader içki içmeyecektir. Ama zina’ ya hayır demeyecektir. Halen daha uzun olduğunu söylediği sarı saçlarını ve bedenini yıkayarak zinadan arındığını düşünecektir. Halbuki beden abdesti/temizliği, iman ve ruh temizliği demek midir? Kader’ in yorumu bu yöndedir; çünkü bu şekilde düşünerek vicdanını rahatlatacağını zannetmektedir…
Tanrı ile Sohbet 1:
Kader 2. beyefendiyle yeni buluşmaya başlamıştır ki bir ters hareket yapar ve beli tutulur, bir hafta kımıldayamaz ve yataktan çıkmaz. Yeni boşanmış olan Ahmet bekler ki bu vesile ile Kader ailesi ile tanıştırır diye: ne gam! Kader 2 erkeğin arasında ağlarını örmeye başladığı için hiç oralı olmaz.. Bu Tanrı ile Sohbet açısından ne demektir acaba?
· Bak seni hareket edemez duruma getirdim: 2. beyefendiye gitme!
· Ahmet doktor olduğuna göre senin ona dönmen için yol gösteriyorum.
· Hastalığın bahane olsun; ailen ile tanıştır. Böylece daha yeni başlamış ilişkini de sonlandırırsın. İleride acı çekeceğin ve çektireceğin bir durumu engellemiş olursun.
Bazılarınız bu olaya “senaryo” diyebilir; o zaman gelin 2 sohbete göz atın..
Tanrı ile Sohbet 2:
12 Mayısta Ahmet Bali’ ye seyahate çıkar. Kader son anda gelmekten vazgeçmiştir nedense.. 13 Mayısta ise Kader bir rüya görür ve ertesi sabah Ahmet’ e şu mesajı yollar:
“Gönlümün içindedir, gözden ırak sevgilim. Ağlayarak uyandım: araba ile kaza yapıyorsun. Çok kötü sahnelerdi; Allah korusun. Nasılsın canım? ”
17 Mayısta ise, yani rüyadan 4 gün sonra Kader, Ahmet ile telefonda hiçbir şey yokmuş gibi uzun uzun konuşur ve aynı akşam -aşık olduğunu söylediği-)) kişi ile yatar…((
Bahsetmek istediğim “Tanrı ile sohbet” budur.. Allah Kader’ e der ki:
“Aklından Ahmet’ i aldatmak gibi kötü şeyler geçiyorsa, yapma! Yaparsan rüyandaki trafik kazasında olduğu gibi Ahmet’ i kaybedersin.. Ama sonrasında, sen de en az onun kadar acı çekersin.”
Öyle de olur zaten..((
Bu Kaderdir işte: Allah Kader’ in de önüne 2 yolu çıkarmış ve aynı zamanda yanlış yaparsa neler olacağını da göstermiştir:
1. Uslu dur ve 4 senedir beraber olduğun adamı aldatma.
2. İstersen aldat: ama yaptığın yanlış olacağı için aldatılan kadar senin vicdanın da rahat olmaz, olamaz ömür boyu..
Ama Kader, inatla veya bilinçaltındaki hırs/hınçla yanlış yolu bilerek(?) seçer, yani kendi kaderini kendi çizer..
Karen Dupré : Femme Fatale
Epilog :
1. Parçalanmış kişilikli veya kişiliksiz erkek (kadın) avcıları internette mevcuttur.
2. Eğer bir hatun sizi internetten bulduysa aman dikkat: kafa koparıcı olabilir.
3. Eğer bir hatun sizi 2. kez bulduysa: en az Ahmet kadar aptal ve safsınız demektir.
4. Eğer bir hatun size ilk buluşmanızda ” Nelerden hoşlanırsın ? Onları söyle bana ki mutlu edeyim seni.” demişse sizi kaz olarak görüyor demektir.
5. Eğer sizi yeterince yolmuşsa veya daha zengin birini bulmuşsa, sizden ayrılmak için her yolu deneyecektir.
6. Bırakın gitsin… Yoksa ilerde sizi daha fazla üzecektir..
7. Ama en azından Internet toplumunu uyarın ki.. başka erkek (veya kadınlar) aynı tuzağa düşüp, aynı acıyı çekmesinler..
8. Tabi gerçek hayatta da aynı olay başınıza gelebilir. Lakin yeterli paranız var ise, Kader’inize üzülmeyin..)
9. Ehh bir tane de olumlu bişi yazayım: Ahmet 2 ayda 12 kg. vermiş, neredeyse tığ gibi olmuştur ve artık 4 beden daha küçük elbiseler giymektedir..((
10. Kısacası Kader Issız Adam’ın kadın versiyonudur, Ahmet ise Ada’ nın erkek olanı..(
Son Not: Kader -yaptıklarından utanmadan- bir de hakkımda Maddi/Manevi Tazminat davası açmış..
Ne demişler? Kendi düşen ağlamaz..))
Bundan sonrası Yüce Türk Adaleti tarafından çözüme ulaşacaktır…
Uyarı: Aman erkekler dikkat! Son zamanlarda bu şekilde davranıp, tahrik ederek benzer tazminat davaları açan hatunlar türemiş/artmış…
Dr. Ahmet GİRGİN
Temmuz 2009