Kremlin Sarayı
Küçük Resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.
Bildiğiniz gibi Kremlin Sarayı Moskova’nın olmazsa olmazlarından. Fakat adamlar bizde ve bildiğim kadarıyla Mısır’da olduğu gibi gelen turistlere yolunacak kaz usulü bakıyorlar ve müzelerin giriş ücreti Rusya ve Bela Rusya sakinlerine X iken yabancılardan 2 X yani çift misli ücret alıyorlar. Ne güzel değil mi?
Kremlinin girişi Kızıl Meydan’ın dışından yapılıyor. “Kutafiya Tower” ı sorun, işte orası Kremlin Müzesi’nin giriş noktası. Eğer bir gişe görürseniz ve önünde kuyruk var ise, vakit kaybetmeyin kulenin öbür tarafına dönün daha az kuyruklu başka bir gişe göreceksiniz, hatta daha ileride hiç kuyruğu olmayan üçüncü bir gişe daha var. Gişe kuyruğunda beklerken bir hanım rehber geldi. İçeriyi gezdirmeyi teklif etti. İşte o zaman seneler geriye doğru gözümün önünden hızla akıp geçti ve benim lise zamanında Topkapı Sarayı bahçesinde arkadaşım Kel Yavuz ile beraber turistlere yaptığımız aynı teklifi hatırladım… Bir an daldım gittim.. Ama burada müze ücreti X ise rehber ücreti 4X idi yani bir Rus’un giriş parasının 8 katı. Fiyatın dışındaki ikinci fark ise Rus rehberleri o soğuk kar altında müşteri bulmaya çalışmaları idi…. Ekmek parası, ne yapacaksınız ?….
Kremlin Sarayı’nın gezisi denince öyle bir seferde her tarafı gezebileceğinizi düşünmeyin. Gene Topkapı Sarayı’nı hatırlayın, müze girişine bir para veriyorsunuz; ama haremi gezmek için ikinci bir para vermek lazım. İşte burada da durum aynı, hatta hazineyi gezmek için üçüncü bir bilet almanız lazım (hazine bileti içerideki başka bir gişede satılıyor). Yani bizdeki gibi, Rusya’ da da sizleri tatlı tatlı söğüşlüyorlar. Peki içeri girdiniz, Sarayı mı göreceksiniz? Hayır.. O aldığınız bilet yalnız ve yalnız Saray’ın bahçelerini içeriyor. Bir de bahçede bulunan kiliseleri gezme hakkını. Eğer Hristiyanlıkla bir ilginiz yok ise boşu boşuna Kremlin Sarayı biletini almayın. Ama eğer Rus İkonalarını ve Fresklerini görmek istiyorsanız mutlaka bilet alın ve gezin. Bizim Kariye camimizde olan Fresklerin yüz katı ve ayrıca ünlü Rus İkonalarını seyretmeye doyamayacaksınız.
Hazine bölümüne mutlaka girin diye de söyleyemem. Çünkü hazine bölümünde daha çok çalışılmamış pırlantalar, topraktan çıktığı haliyle brüt altın bloklar vs.. var. Hazine dairesi dedikleri 150 m²’lik bir yerde sergileniyor. Yanındaki ek küçük bir odada ise bazı güzel eşyalar mevcut. Şaşaalı Kral ve Kraliçe taçları, kolyeler mevcut. Ama sırf bunun için hazine dairesine gitmeye gerek yok kanısındayım.
Buna karşılık üçüncü kez para istedikleri bir bölüm var. “Silah Salonu” adını verdikleri bu kısım, mutlaka gidilmesi gereken bölümü oluşturuyor. Aslında ismine rağmen burada çok az silah var. İsminin tersine Rusların geçmişteki hayatlarını gösteren tüm belgeler ve hatta hazine anlamını taşıyan çok değerli İncil kapları mevcut…
İki kattan oluşan “Silah Bölümü”nün üst kısmında altın ve gümüşten çok değerli eşyalar silah ve zırhlar görülebilir. Hatta bir vitrin yalnız Türk silahlarına ayrılmış. Alt katta ise daha çok giyim eşyaları halılar vs… sergilenmekte. Bu katta da sergilenen kaftanlar ve halılar açısından Türkiye’ye ayrılmış büyükçe bir kısım mevcut. Alt katın ilerisine doğru gidince benim en çok beğendiğim kısım çıktı karşıma. At arabaları ve tahtırevanlar bölümü çıktı karşıma. Aslında arabaların çoğu Fransız, bazıları İngiliz yapımı yani Rusların pek fazla eşyası yok. Ama arabalar o kadar güzel ki insanın ağzı açık kalıyor. Hatta şimdiki otomobillerin amortisör sisteminin öncesi o arabalarda deri kasnaklarla karşımıza çıkıyor. Yani yolcu bölümü bir kutu gibi önceleri dört taraftan arabanın karoserine bağlanmış, ilerleyen senelerde kasnak sayısı giderek sekize çıkartılmış. İçerideki yolcular daha rahat etsinler, çukurlardan fazla etkilenmesinler diye….
Özet olarak söyleyebileceğim Kremlin Sarayı’nda yalnız “Silah Bölümü’nü” gezmeniz size çok büyük fikir verecektir. Bir de eski İkona ve Fresklerle ilgileniyorsanız, Kremlin Sarayı bileti altındaki bahçedeki kilise ve sergilerini gezmeyi unutmayın….
Küçük Resimlerin üzerine tıklayarak büyütebilirsiniz.
